DEĞNEKTEN BİR ATINIZ VAR MI?

47


Her zaman bir çıkış yolu vardır.
Merhabalar,
Gündelik yaşamda çok karşılaşmasam da hayatın zorluklarıyla başa çıkmayı başarabilen, moral, motivasyonunu her şeye rağmen yüksek tutmaya gayret eden, krizi fırsata çeviren, olaylara başkalarının göremediği pozitif bir mana yükleyen, dara düştüğünde kendine göre pratik çözüm yolları bulabilen insanlara hep hayran olmuşumdur. Günümüz koşullarında böyle insanlara rastlamak zor. Çünkü bütün bunları başarmak gerçekten de zor. Bu tür insanlar maruz kaldıkları zorluklarla ilgili olarak bizlerden farklı "neler düşünüyor?, nasıl hareket ediyorlar acaba? “Her zaman bir çıkış yolu olmalı, olumsuzluğa takılıp kalınmamalı, korkularla yüzleşmeli, pes etmeyip çok çalışmalı, çok okumalı, öz benliğe sevgi ve güven duymalı, affedebilmeli, başarabilirim demeli, ders çıkarıp yeniden başlayabilmeli, öfkeyi kontrol edebilmeli, problemin değil çözümün parçası olmalı, muhatap olunanlar başta olmak üzere insanları iyi tanımalı, doğru hamleyi doğru zamanda yapmalı, şükran duymalı, sevginin gücüne kayıtsız şartsız inanmalı” bunlardan bazıları olabilir mi acaba? Daha farklı meziyetler de sıralanabilir elbette. Size göre hayatta başarılı olan insanların mottosu, parolası, sloganı ne olabilir? Bu konudaki gözlemlerinizi, düşüncelerinizi, tecrübelerinizi merak ediyorum gerçekten. Yorum kısmında paylaşırsanız çok mutlu olurum.

Sıraladığım maddelerden birkaçını kısmen içeren üç güzel anekdotla yazıma son veriyor, iyi hafta sonları diliyorum hepinize. Kalınız sağlıcakla J

KENDİNE DEĞNEKTEN BİR AT BUL

İki çocuklu bir aile hafta sonunu piknik yaparak geçirmeye karar verir. Piknik yerine vardıklarında anne yemeği hazırlarken, çocuklar babalarıyla birlikte yürüyüşe çıkar. Uzun bir yürüyüşten sonra çocuklardan küçük olanı yorulur ve yalvaran gözlerle,
– ‘Babacığım çok yoruldum. Lütfen beni kucağında taşır mısın?’ der.
– ‘Ben de yorgunum oğlum” deyince baba, çocuk ağlamaya başlar.

Bunun üzerine tek kelime etmeden ağaçtan bir dal keser, baba. Dalı bıçakla biçimlendirip, çocuğa zarar vermeyecek biçimde yontar. Sonra da oğluna uzatır;
 ‘Al oğlum, sana güzel bir at’ der.

Çocuk sevinçle dal parçasından yontulmuş ata biner ve sıçrayarak, ata vurarak annesinin yanına doğru gitmeye başlar. Babasını ve ablasını geride bırakmıştır bile…
Baba gülerek kızına:
‘İşte yaşam budur kızım. Bazen zihnen ya da bedenen kendini çok yorgun hissedeceksin. İşte o zaman kendine değnekten bir at bul ve neşe ile yoluna devam et. Bu at, bir arkadaş, bir şarkı, bir çiçek, bir şiir ya da bir çocuğun tebessümü olabilir.’

THOMAS EDİSON’UN ANNESİ


Thomas Edison bir gün eve geldiğinde annesine bir kağıt verdi ve “Bu kağıdı öğretmenim verdi ve sadece sana vermemi tembihledi” dedi.

Annesi kâğıdı gözyaşları içinde oğluna sesli olarak okudu: “Oğlunuz bir dahi. Bu okul onun için çok küçük ve onu eğitecek yeterlilikte öğretmenimiz yok. Lütfen onu kendiniz eğitin.”

Aradan uzun yıllar geçtikten sonra Edison’un annesi vefat ettiğinde, o artık yüzyılın en büyük bilim adamlarından biriydi ve bir gün eski aile eşyalarını karıştırırken birden bir çekmecenin köşesinde katlı halde bir kâğıt buldu ve alıp açtı.

Kâğıtta “Oğlunuz “şaşkın” (akıl hastası) bir çocuktur. Artık kendisinin okulumuza gelmesine izin vermiyoruz…” yazılıydı.

Edison saatlerce ağladıktan sonra günlüğüne şu satırları yazdı:   


Thomas Alva Edison, kahraman bir anne tarafından, yüzyılın dâhisi haline getirilmiş, “şaşkın” bir çocuktu…


EN ÇOK TERZİMİ SEVERİM

Bir bilgeye sormuşlar:

“Efendim, dünyada en çok kimi seversiniz?
“Terzimi severim,” diye cevap vermiş.
Soruyu soranlar şaşırmışlar:
“Aman üstat, dünyada sevecek o kadar çok kimse varken terziyi mi seviyorsunuz? Niye acaba? Neden terzi?

“Bilge, bu soruya da şöyle cevap vermiş:

“Dostlarım, evet ben terzimi severim. Çünkü ona her gittiğimde, her defasında benim ölçümü yeniden alır. Ama ötekiler öyle değildir. Bir kez benim hakkımda karar verirler, ölünceye kadar da beni hep o gözle görürler. Yüce Yaratanın bile insanı yaşamının son anına kadar yargılamadığını unuturlar… Dinlemeden, düşünmeden, tanımadan sadece bir anlık düşünce ya da yargılarla hüküm verirler. Belki de böylesi daha kolay olduğu içindir. Çünkü bir insan ya da bir olay hakkında düşünmek, o kişiyi tanımaya, yaşadıklarını anlamaya çalışmak dünyanın en zahmetli ve en fazla zaman alan işlerinden biridir…

Yorum Gönder

47 Yorumlar
  1. YILDIZ HANIM, HANİ BAZEN ÇOK BEĞENİLEN ŞEYLER İÇİN KULLANILAN BİR TABİR VARDIR YA... ''ON NUMARA BEŞ YILDIZ'' DİYE. BEN DE SİZİN BU YAZINIZA LAYIK GÖRDÜM O TABİRİ. YALANIM VARSA ALLAH CANIMI ALSIN. ÇOK KEYİF ALDIM OKURKEN. GERÇEKTEN DE HAYATTA ZORLANDIĞIMIZ ZAMAN DEĞNEKTEN BİR AT BULMA FİKRİ, SÜPER.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çokkkkk teşekkür ederim bu güzel sözler için Fatih Bey. Motive edici yorumlar, güzel katkılar olmasa yazan yalnız, yazılar öksüz kalır. Selamlarımla 😊🤚

      Sil
    2. Rica ederim, fikirlerinize sonuna kadar katılıyorum.

      Sil
  2. Değnek at ve Einstein'ın hikayelerine bayıldım Yıldız'cığım. Ne kadar mükemmel bir annesi varmış Einstein'ın. Her anne öyle olmalı.
    Hayatta başarılı olan insanların sevdiği veya hem sevdiği hem de yeteneği olduğu alan neyse onda sebat edip, başka şeylere atlamadıklarını, hep o sevdikleri konu üzerinde azimle çalıştıklarını, emek verdiklerine inanıyorum. (ABBA, Frank Sinatra, Elizabeth Taylor...) hiçbiri (ABBA grubunun dört üyesi dahil)üniversiteye gitmemişler.
    Keyifle okudum, eline sağlık. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim Müjde ablacığım bu çok değerli ve bilgilendirici katkı için. Müjde ismini çokkkkk sevdiğimi daha önce söylemiş miydim 😊😍🌷🤚

      Sil
    2. Öyle mi? Aaa bilmiyordum, söylemişsen de yakın zamanda olan şeyleri hatırlayamıyorum, unutuyorum:( ama eski şeyleri unutmuyorum:( ben de aksine çok fazla sevmem ismimi ama annem koymuş işte:))))Yıldız da çok güzel bir isim. Yıldız Kenter ilk aklıma gelen...:)

      Sil
  3. Değnekten at hikayesini yıllar önce okumuştum ah hemen kendiminkini bulup sıkıca sarılmıştım ona. Halen var şükür. Şu terzimi severim hikayesini de yeni okudum bayıldım. Ne doğru ama. İnsanları koşullarına göre değil de önyargılarımıza göre sınıflandırıyoruz malesef. Ah bir öğretmen paylaşımı işte. Birbirinden öğretici ve faydalı hikayelerle taçlandırılmış. Yüreğine kalemine sağlık Yıldızım :))

    YanıtlaSil
  4. Başarılı (mevki, makam ve para anlamında) biri olmadığım için bunun anahtarı yok bende. Çok şükür ailemle, çocuklarımla mütevazi ve huzurlu bir ömür sürüyoruz.
    Yorgun düştüğüm anlarda benim de değnekten atım kitaplar, bazen de bağlamam oluyor genellikle.
    Edison'un hikayesini daha önce de okumuştum. Ne zaman, kaç kere okusam gözlerim dolar. Terzi hikayesi, tam da ihtiyacımız olduğunu düşündüğüm günümüz şartlarında ön yargı ve ötekini tanıma üzerine çok güzel bir hikayeymiş.
    Bu güzel paylaşım için teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Değnekten atlarınız takdire şayan Yunis Bey. Çok teşekkür ederim değerli yorumunuz için. Güzel ailenizle birlikte saadetinizin devamını dilerim.

      Sil
  5. Hikayeleri çok beğendim. Vermek istediği mesajlar çok güzel. Ayrıca "Size göre hayatta başarılı olan insanların mottosu, parolası, sloganı ne olabilir?" diye sormuşsunuz. Ben sadece başarının değil, her şeyin insanın beyninde bittiğine inanıyorum. Gerçekten yapmak istersen yaparsın. Buna ne kendin ne de başkası engel olabilir...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet kesinlikle çok haklısın Zeynep, herşey beyinde başlıyıp beyinde bitiyor. Bu durumda beyne doğru mesajları kodlamak çok önemli. Sevgilerimle :))

      Sil
  6. Açıkça yazayım, hiçbirini duymamıştım.Çok hoşuma gitti. Alınacak ne çok dersler var bu üç küçük öyküde de. Emeğine sağlık Yıldız kızım.Sevgilerimle :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim ablacığım. Sevgilerimle 😍🌷🤚

      Sil
  7. Edison'un hikayesini çok anlattım minik öğrencilerimin velilerine, ebeveynleri eğitmek demek gül bahçelerinin bahçıvanlarına ihtisas yaptırmak gibidir ve çok önemlidir. Paylaşımınız çok anlamlı tebrik ederim Allah'a emanet olun..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. "Ebeveynleri eğitmek demek gül bahçelerinin bahçıvanlarına ihtisas yaptırmak gibidir" sözünü çok beğendim. Bu güzel katkı için teşekkür ederim Emine. Sevgiler selamlar 😊🌷🤚

      Sil
  8. Teşekkür ederim İlkay cığım😊🌷🤚

    YanıtlaSil
  9. Edison'un hikayesini okuduğumda çok etkilenmiştim. Annesi ne güzel bir insan.
    Değnekten atlarımız eksik olmasın. arkadaş, şarkı, çiçek, şiir ya da bir çocuğun tebessümü... Bunlar kıymetli şeyler. Yorgunluktan düştüğümüzde tutunacak dalımız hep olsun

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Amin inşallah. Çokkkkk teşekkürler güzel yorumun için 😊🌷🤚

      Sil
  10. Edison'un hikayesi gerçekten çok etkileyiciydi. Eğitim ailede başlar. Tşkler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eğitim ailede başlar kesinlikle. Çokkkkk teşekkürler ziyaret ve yorum için. Selamlar

      Sil
  11. Önyargıların at koşturduğu günümüzde, doğru bakışaçılarına ne kadar ihtiyacımız olduğunu hissettiren harika hikayeler. Güzel seçimlerin için teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben teşekkür ederim. Selamlarımla😊🤚

      Sil
  12. Olumlu düşünmek ve öfkeli olmamak.
    Sanırım en çok bana bunlar iyi gelir.
    :))
    Zira bazen çocuklarla uğraşırken öfkem yenilmek beni üzüyor. :(

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnsan yetiştirmek dünyanın en zor işlerinden biri olsa gerek. Allah hepimize kuvvet versin. Teşekkür ederim ziyaret ve yorum için canım 😊🌷🤚

      Sil
  13. "Bir kez benim hakkımda karar verirler, ölünceye kadar da beni hep o gözle görürler. Yüce Yaratanın bile insanı yaşamının son anına kadar yargılamadığını unuturlar".. Sanırım uzun zamandır aradığım cümlelerden birini buldum. Fark ettim ki bana acımasız davranan insanlardan uzaklaşmışım ama kendime karşı acımasız olmayı bir türlü bırakamamışım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gereksiz yüklerken arınmak ruha da bedene de iyi geliyor, şifa oluyor. Zamanın bizi olgunlaştırıp güzelleştirmesine ihtiyacımız var. Teşekkürler uğradığın için 😊🤚

      Sil
  14. anlam dolu hikayelermiş
    sizi izlemeye alıyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim ben de takipteyim 😊🤚

      Sil
  15. paylaşımınız bana ciddi anlamda çok iyi geldi, elinize yüreğinize sağlık, bizimle paylaştığınız için teşekkürler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne mutlu bana o zaman. Çok teşekkürler. Selamlar :))

      Sil
  16. Değnekten at hikayesi çok güzeldi :) Başarısız olduğum ve üzüldüğüm zamanlarda Yüce Kitabımız Kur'an'dan bir ayet gelir aklıma: "Her şerde bir hayır, her hayırda bir şer vardır." ayeti... En büyük motivasyonum budur. Bir şey oluyorsa demek ki bir sebebi var...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sarılabileceğin en güzel şeye sarılmışsın İbrahim. Çok teşekkürler bu güzel yorum için :))

      Sil
  17. Ne güzel hikayeler anlatmışsın canım benim. Keyifle okudum. Edison'un hikayesini biliyordum evet maalesef dahiler hep deli muamelesi görmüş. Günümüzde de bu böyle aslında. Kim bir yenilikten bahsetse, desteklenmiyor. Teşekkürler canım bu güzel hikayeler için.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben teşekkür ederim Gülhancığım 🙏😍🌷🤚

      Sil
  18. Ben hep çıkış yolu olduğuna inanır ve çözūme odaklanırım. Resimdeki gibi biratım vardı ne çok oynardım ☺️

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet bu attan bir çoğumuzun vardı sanırım. Teşekkürler sevgiler 😊🌷🤚

      Sil
  19. Çok güzel hikayeler. Genelde hayata olumlu baktığımı düşünüyorum. Sır mı bilemem ama görüyorum , duyuyorum , sağlıklıyım , karnım tok, evim var , neden mutsuz olayım ki? Yaşama sevinci. Ve hayatta Polyannacılık oynamaktan zarar geldiğini hiç görmedim :) eğer kötü düşünmenin hiçbir yararını görmediysek bir de diğer tarafı denemek gerek. Aslında olumsuz tarafa bakmaya alışmışız hepsi bu. Kırılabilir :) sevgiler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne güzel anlatmışsın. Çokkkkk teşekkürler 😊🌷🤚

      Sil
  20. çok iyiymiş bunlar yaaa :) olumlu düşünmek olumlu davranmak büyük bir tılsım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hem de çok büyük bir tılsım Deep. Keşke daha çok farkına varabilsek👍😊🌷🌷🤚

      Sil
  21. Ben daha çok kim daha başarılı konusuna netlik getiremiyorum. Aylık standart bir geliri olan memur mu daha başarılı, istediği işe ulaşmış bir işçi mi yoksa icat etmekle mutlu olan biri mi, belki de mahsulünü toplamayı bekleyen çiftçi daha başarılıdır :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sadece mesleki başarı değil aslında kastettiğim, hayatın genelini iyi kumanda edebilme yeteneği. Başta kendimizi, insanları, işi, ilişkileri, krizleri güzel yönetebilme becerisi. Bunu kotarabiliyorsak eğer hangi işi yaparsak yapalım başarılıyızdır zaten.

      Sil
Yorum Gönder
Üst