Merhaba Arkadaşlar,
Ağaç Ev Sohbetlerinin 45. Hafta konusunu ben önerdim sevgili Zeynepciğime (Kayıp Fısıltı). O da uygun buldu sağ olsun. Konumuz;
“Paylaştıkça çoğaldığınıza, verdikçe aldığınıza inanıyor musunuz? Verme eylemini sadece maddesel değil manevi açıdan da (sokak hayvanlarına su vermek, bir bilgi kırıntısını, hatta bir gülümsemeyi paylaşmak da olabilir) değerlendirdiğinizde en son neyi verip neyi almış olabilirsiniz? Bu konuyla ilgili bir farkındalığınız oluştu mu?”
Yapılan araştırmalara göre 2050 yılında dünya nüfusunun 9.8 milyar olacağı tahmin edilmekte. Dolayısıyla sınırlı kaynaklarla sonsuz tüketim ve sonsuz sahip olma isteğimizin birbiriyle ne denli çeliştiği ortada. Üstelik yeryüzünde ihtiyaç sahibi birçok canlı türü de mevcutken. Bu durumda yapmamız gerekenlerden ilki hayatımızdaki istek ve ihtiyaçları ayırt etmek olsa gerek. Arkasından daha az şeyle yaşamayı öğrenmeye başlayabilir, fazlalıklarımızdan, yüklerimizden arınabiliriz tıpkı korona sürecinde yapmaya çalıştığımız gibi. Eğer bu anlayışı hayat felsefesi haline getirebilirsek paylaşarak çoğalmanın verdiği hazla da tanışabiliriz. Paylaşmak deyince sadece para ya da eşyadan söz etmiyorum elbette. Manevi paylaşımlarla da aynı lezzeti alabilir/verebiliriz. Zaman, emek, sevgi, hoşgörü paylaşanların mutluluğunun yüzde 40 arttığını söylüyorlar uzmanlar ve ekliyorlar;
“Yeni aldığınız bir şey için, evinizden
bir şeyi paylaşın. Yeni aldığınız bir gömleğe karşılık pantolonunuzu vermek
gibi. Hatta mümkünse giymediklerinizden değil en sevdiklerinizden paylaşın” diyorlar.
Paylaşmak sadeleşmek anlamına da geliyor.
Kendisini ve sosyal ilişkilerini yönetebilenlerin daha özgüvenli ve daha
tatminkâr olurken, yönetemeyenlerin genelde bu açığı ‘satın alarak’ telafi
etmeye çalıştıkları bildiriliyor. Metalarla
değil de deneyim ve hislerle doymayı öğrenebildiğimiz zaman hayatın daha fazla
anlam kazandığını görebiliriz kanaatindeyim ben de.
Paranın bir enerji olduğu ve tıpkı sevgi,
saygı gibi paylaştıkça çoğaldığı söyleniyor. ‘Paylaşmak’ devasa bir ekonomiye
dönüştü ayrıca. Bireyler artık sahip oldukları kaynakları sanal platformlarda
başkalarının kullanımına sunuyor, takas yapıyor veya gelir elde ediyorlar. Eskimeden
çöpe giden, atıl bir şekilde yer işgal eden giysi ya da eşya yığınlarının yüklerinden ve negatif enerjilerinden kurtulmanın bir başka yolu olarak.
Paylaşmak bizim kadim geleneklerimizden, hayatımızın
en temel olgularından biri. Mevlana ne güzel söylemiş: “bir mum diğerini tutuşturmakla ışığından bir
şey kaybetmez” diye. Bir tas çorbayı bir kuru ekmeği, bir kalıp peyniri
paylaşmak zul gelmez hiçbirimize. Dolu gelen tabak asla boş dönmez gönderilen haneye. Askıda ekmeklerimiz, yemeklerimiz vardır pek çok lokantada. Anneler ve
babalar paylaşımların en
büyük kahramanlarıdır.
Ayrıca duyguları da paylaşır hayatımıza renk katarız. Düşünsenize gezip gördüğümüzü anlatacak, çektiğimiz fotoğrafları gösterecek, söylediğimiz şarkıyı dinleyecek kimsemizin olmadığını, üzüldüğümüzde omzumuza şefkatli bir elin uzanmadığını.
Yeri gelir mutluluğumuzu, karşılıklı sevgilerimizi, gülümsemelerimizi paylaşırız. Gülümseme sadaka yerine geçer dinimizde. Biliriz ki insanı giydikleri, takıp takıştırdıkları değil, tebessümü güzelleştirir. Ayrıca güzel sözler paylaşırız. Sözümüz de yüzümüz kadar güzel olsun isteriz. Paylaşır ve paylaştıkça çoğalırız.
Gözü görmeyene yol gösterir,
Sokak köpeklerine su ikram ederiz
Yol üzerindeki taşı kaldırır,
Yaralı kuşa merhem oluruz
İhtiyacı olana nasihat eder,
Muhtaca kol kanat gereriz
Bazen ümit,
Bazen ilim, irfan aşılarız
Matemi olanın yasına gider,
"Bu da geçecek elbet" deriz.
Karşılık beklemeden yaptıklarımızın
Her daim mükafatını alırız.
Bunların her biri birer paylaşımdır ve biliriz ki biz harekete geçtikçe çoğalarak bize geri döner. Durgun suya taş atmak gibidir eylemlerimiz. Taşı attığımızda etrafında hale hale dağılan su halkaları nasıl ki genişleyerek bize doğru yaklaşıyorsa yaptıklarımızdan ve güzel düşüncelerinizden yayılan enerji de türlü türlü mucizeler ve hediyeleriyle genişleyerek yine bize döner.
“En son neyi verdin de sana artarak geri ne
döndü?” derseniz. Pek çok şey sıralayabilirim belki ama beni en çok mutlu eden
en somut örneklerden biri şu sanırım;
Blog yazıları yazarak yani bu mecrada teşrik-i mesai yaparak sizleri, sizlerin dostluğunu, sıcaklığını kazandım. Hiçbirinizle hiç tanışmadığım halde üstelik. Bu benim için büyük bir lütuf. Ben verdim, siz aldınız. Siz verdiniz, ben aldım. Evren bu şekilde işliyor zaten. Vermeden alamıyoruz. Vermeden nefes bile alamıyoruz. Hiçbir şey karşılıksız kalmıyor iyilik de kötülük de. Marifetse iyiliği çoğaltmakta.
İnsanın özünü keşfetme yolculuğuna odaklanan modern mistiklerden ve düşünürlerden Kafkasyalı guru ve yazar George Gurdjieff’in sözü ile bitiriyorum yazımı; “Başkalarına yardım ettiğin takdirde sana da yardım edilecektir. Belki yarın, belki yüz yıl içinde, ama sana yardım edilecektir. Doğa borcunu ödemek zorundadır. Bu bir matematik kanunudur ve hayat matematik demektir” demiş.
Sonuna kadar okuma sabrı gösteren herkese çok teşekkür ederim. Umarım bu konu başlığı ile ilgili kıymetli görüşlerinizi Ağaç Ev ailemizden esirgemezsiniz.
Kalın sağlıcakla J)
Sonuna kadar okunmayacak bir yazı değil ki; çok harika bir yazı olmuş. Çok teşekkür ediyorum Yıldız Hanım. O kadar güzel fikirler var ki; ben bu fikirlere ekleyecek bir şey bulamadım, tebrikler.👍👍🙏🙏🙏
YanıtlaSilHer zamanki gibi çok incesiniz, çok teşekkür ederim Fatih Bey. Selamlar :))
SilRica ederim, siz daha fazlasını hak ediyorsunuz inanın.
SilAnlattıklarınızın her satırına inandığım bir hayat yaşadım, yaşıyorum.
YanıtlaSilKarşılaştığım mucizelere inanamazsınız. Ve bunların her biri başkaları için bir şeyler yaptığımda oluyor :)
Sevgiler
Umarım bu kıymetli hayat tecrübelerinizi sohbetimize katılarak bizimle paylaşırsınız Tülin Hanım. Çok teşekkürler :))
SilSıcacık bir yazı olmuş. Ellerine sağlık. Kesinlikle paylaştıkça çoğalıyor. :)
YanıtlaSilEvet paylaştıkça çoğalıyor. Çok teşekkür ederim, selamlaımla :))
SilKonu ve yazdıklarınız çok anlamlı. Aklıma sevginin paylaştıkça arttığı, kederin ise paylaştıkça azaldığı gerçeği geldi. En kısa zamanda ben de sohbete katılacağım, sevgiler:)
YanıtlaSilKaliteli içeriklerle ağaç ev sohbetlerini her zaman desteklediğinizin farkındayım. Çok teşekkür ederim. Selamlar :))
SilÇok güzel bir konuya değinmişsin. Ben de hemen yazmaya...😋😙
YanıtlaSilBu arada iletişimden sana bir yazı gönderdim. :)
SilTeşekkür ederim İremciğim, iletişim kutuma gelen bir mesaj yok. Aşağıdaki adrese tekrar gönderebilir misin acaba?
Sil"tneyzen.6152@gmail.com"
Sıcak bir bir sohbet olmuş ve yazı akıcılığı ile bizi son satırına kadar taşıdı..., konu itibari ile de güzel bir yazı..., gülümsemenin sadaka yerine geçtiği İslam dininin güzelliklerinden de bahsetmiş oldunuz aslında...
YanıtlaSil"Müminler, birbirlerini sevmede, birbirlerine merhamet ve şefkat göstermede, tıpkı bir organı rahatsızlandığında diğer organları da uykusuzluk ve yüksek ateşle bu acıyı paylaşan bir bedene benzer." - Hz. Muhammed (Sav) (Müslim, Birr, 66)
Sevmek sevgiyi paylaşmak ve merhamet etmenin önemine dikkat çeken peygamberimiz bir çok hadisi ile insanları öğütlemiştir.
Çok teşekkür ederim bu güzel katkı için :))
SilGenelde biz kullanmadığımız giyecekleri Belediyelerin giyisi toplama konteynerlerine bırakıyoruz. Allah yeter ki istemesini bil bir şekilde veriyor. Taşıda çok uzak atmadığımız sürece dalgalar kesin bize dönüş yapar :)
YanıtlaSilSu da durgun olmalı. Kabarık, öfkeli sudan çok hayır bekleme :))
Sil:)
SilVerdikçe çoğalır her şey. Gönülden paylaşabilelim her şeyi inşallah.Kıymetli bir paylaşım olmuş, yüreğinize sağlık.
YanıtlaSilBen teşekkür ederim 🙏😊🤚
SilÇok hoş bir konu seçmişsiniz. Kesinlikle paylaştıkça çoğalır. Ama insanoğlu biraz bencil olabiliyor. En sevdiği şeyi vermek zor herkes başaramaz.
YanıtlaSilEn sevdiğin şeyi vermek zor herkes başaramaz. Çok doğru söylüyorsun. Teşekkür ederim katkın için Yankım😊🤚
SilYazı gerçekten çok hoş olmuş elinize sağlık:)
YanıtlaSilÇokkkkk teşekkür ederim 🙏😊🤚
Silebeet güzeel haklısıın. neydi sen diyon yaa, birlikte güzeliiiz :)
YanıtlaSilBirlikte daha anlamlı ve daha güzeliz 😍🌷🙏😊🤚
SilÇokkkkk teşekkür ederim bu güzel yorum içn Müfred 🙏😊🤚
YanıtlaSilİlkaycıgım bu konudaki paylaşımını okumak isterim 😍🌷😊🤚
YanıtlaSilheey bak üstteki hochikane arkadaşımız çok yenii, onun bloguna gidip üye olup yorum yapsan yaaa :) ilk üyesi olcaaan :)
YanıtlaSilBirinciliği kaçırdım. İkinci oldum. 😇🙃😊🤚
SilGerçekten çok etkileyici olmuş bu yazı:)
YanıtlaSilÇokkkkk teşekkür ederim Berra 😊🤚
Silyankım ve gölgem in son yazısını gördün müüüü :)
YanıtlaSilCanımmm çokkkkk teşekkür ederim haber verdiğin için. Büyük bir keyifle okudum 🙏😍🌷🤗🤚
SilKeyifle okudum,çok yönlü, su gibi yazmışsınız. Kaleminize sağlık:)
YanıtlaSilÇokkkkk teşekkür ederim 🙏☺️🤚
Silyine yine ve yine sımsıcak bir yazıyla gelmişsin. kıymetli kalemine sağlık canım benim. yazdıklarını okurken hiç bitmesin diyorum sevgiler :)
YanıtlaSilBen de bu sımsıcak yorum için çok teşekkür ederim 🙏☺️🌷🤚
SilNe güzel yazmışsınız, dediklerinize harfiyen katılıyorum, eline sağlık. Ayrıca konu da çok güzel, ağaç evimize katkı da bulunduğunuz için teşekkür ederim. Ben de yarın cevaplayacağım:)
YanıtlaSilTeşekkür ederim Zeynepciğim 🙏🤗☺️🌷🤚
SilSamimice yazılmış satırlar kendini belli ediyor her zaman☺️ Kalemine sağlık
YanıtlaSilAğaç Ev Sohbetleri'ni uzaktan takip eden biriyim. Başlatan ve devam ettirenleri tebrik ederim. Çok güzel iş çıkarıyorsunuz.
YanıtlaSilÇok güzel bir yazı olmuş, kaleminize sağlık :)
YanıtlaSilOkumadan evvel uzun gibi görünse de okumaya başlayınca akıp gitti. Çok anlamlı bir yazı olmuş, kaleminize sağlık :)
YanıtlaSil