KELİMELERİN GÜCÜ 2

41

WORD HAVE POWER


Herkese Merhabalar,

Günlük yaşamda çoğu zaman alelade şekilde sarf ettiğimiz kelimelerin, sözlerin üzerimizdeki etkisini hiç düşündünüz mü? Bu konu uzun zamandır gündemimde benim. Takip edenlerim belki hatırlar: 2019 yılının kasım ayında "Kelimelerin Gücü" diye bir yazı paylaşmıştım. Orada da bahsettiğim gibi kelimelerin hayatımızı ne kadar etkileyebileceğini irdeleyen, psikolojinin bir alt alanı mevcut: “Dönüşümsel Dilbilgisi/ Psikodilbilim.” Kuruculuğunu Noam Chomsky’nin yaptığı bu alt alan, aslında kullanılan dilin ve ağızdan çıkan cümlelerin zihinsel süreçleri etkilediğini savunuyor. “Kelimeler biz onları seslendirene kadar beynimizin içinde var ve konuştuğumuzda hava moleküllerinin titreşmesiyle sese dönüşüyorlar.

Çok farkında olmasak da üzerinde düşünülmüş ve doğru seslendirilmiş kelimelerin büyüsü var ve sese dönüştükleri andan itibaren hayatımıza şekil veriyorlar.” Sadece seçiğimiz kelimeler değil o kelimeleri sarf ederken kullandığımız ses tonunun bile bir gücü, bir yaptırımı var. Keza gözler de öyle. Kelimelerimize, sesimize sevgi ve şefkatle bakan bir çift göz de eşlik ettiğinde karşı taraf üzerindeki anlamı, etkisi artıyor.

Yaşadıklarımız esasen içsel psikolojimizin bir sonucu. Çünkü her şey önce düşüncede başlıyor, sonra kelimelere dökülüyor ve sonra da somut hale geliyor. Bir Çin atasözü “düşüncelerimiz evrene yaydığımız frekanslardır.” diyor. Düşünceler manyetik sinyaller yayarlar ve bu sinyaller ise benzer düşünceleri bize doğru çekerler. Bir Yunan atasözü de “Kelimenin gücü Tanrı’nın gücüne benzer. İnsanoğlu bilseydi kelimenin gücünü, kötü bir kelimeyi değil kullanmak, aklından bile geçirmezdi.’’

Dua ederken, bir dilek ya da temennide bulunurken olumsuz ifadeler kullanmaktan kaçınmamız gerektiği belirtiliyor. Kurtulmak istediklerimizi –me, -ma olumsuzluk ekleriyle kullanmamalıyız (…verme; alma  gibi). Başımıza gelmesinden korktuğumuz şeylere odaklanır, fazla düşünürsek eğer gerçekleşme ihtimalini arttırabiliyoruz. Buna da " ters çaba kuralı" deniyor.

Prof. Bernard Roth’un Başarma Alışkanlığı adlı kitabında başarıya ulaşmanın sırrı “Zorundayım’’ yerine ‘’İstiyorum’’; ”Ama’’ yerine “ve” kullanın… şeklinde açıklanıyor:

“Gezmeye gitmek istiyorum ama yapacak çok işim var’’ yerine ”gezmeye gitmek istiyorum ve yapacak çok işim var’” derseniz:

“Ama” kelimesini kullandığınızda aslında olmasa da olaylar arasında bir çatışma çıkarıyorsunuz. “ve” bağlacını kullandığınız zaman ise beyniniz cümlenin iki kısmını da bir bütün olarak ele alıyor.’’

Biyo enerji Uzman Aysu Gediz'in sosyal medya hesabında örneklediği sözcüklere bakıldığında da kelimelerin verdiği mesajlar daha net anlaşılabilir:

👉YAPAMAM: Tüm yapabilme imkânlarınızı kısıtladınız. Başaracak güce sahip olsanız da artık başaramazsınız.

👉OLMAZ: Olabilecek olan tüm olasılıkların önüne set çektiniz. Olabilecek olasılıkları da devre dışı bırakarak bloke ettiniz. Artık ne yapsanız ne kadar çabalarsanız çabalayın sistem devre dışı. Yapamazsınız.

👉DEĞİŞMEZ: Böyle geldi böyle gider zihniyeti. Yapacak hiçbir gücünüz de kalmadı. Hatta daha da çektiniz negatiflikleri.

👉HERŞEY ÇOK KÖTÜ: İşte tam burda tüm iyi olasılıkları ve imkânları sildiniz. Hepsi uçtu gitti.

👉GÜVENMEM KİMSEYE ve HİÇBİR ŞEYE: Güvene dayalı tüm kapıları kapattınız. Tüm güven veren şeyler sizden uzaklaştı gitti.

👉SEVMEM: Kalp merkezi tüm sevgi iletişimine dayalı şeylere kapandı. Kalp merkezi, duygular, hisler, sevgiye dair, sevgiye dayalı olan herşey kapandı.

👉İNANMIYORUM: Hiçbir şeyin dolduramayacağı bir boşluk oluşturdunuz.

👉ŞANSSIZIM: Talihsizlikler yakanızı bırakmaz. İşleriniz ters gider, olacak işleriniz bir anda olmaz. Herşey bozulur da bozulur. Şanssızım diyerek kötü şansı da çektiniz. Yine NEGATIF ÇEKIM YASASINI çalıştırdınız.

👉HEP AYNI INSANLAR (KÖTÜLER) BENI BULUR: Yeni insanların ve yeni işlerin hayatınıza girmesini bloke ettiniz.

👉HEMEN HASTALANIRIM: İşte yine kendi kendinizi hasta etmek için BAĞIŞIKLIK sisteminizi bloke ettiniz. Artık ilaç şirketleri için potansiyel biri oldunuz.

👉KORKUTUĞUM ŞEY BAŞIMA GELİR/AKLIMA GELEN BAŞIMA GELIR: Ben medyum gibiyim. Telefonumu kaybetmekten çok korkardım bak kaybettim. Korkularınızın gerçekleşmesi için onu güçlendirdiniz.

👉BIKTIM USANDIM: Olumsuz herşey üstünüze üstünüze gelmeye başlayacak.

👉NEYE ELİMİ ATSAM KURUR: Bereket kapılarını kapattınız. Rızık yok, aş yok, para yok, evlilik hayatı berbat ya da başlamadan bitmiş ilişkiler. Yolda yürürken ayakkabınızın topuğu kırılır vs...

👉İMKANSIZ: Ben asla başaramam. Yine NEGATİF ÇEKİM YASASINI çalıştırdınız. Ne kadar çalışırsanız çalışın başarılı olmazsınız.

👉ASLA AFFETMEYECEĞIM: Geçmişe takılı kaldınız ve artık özgür değilsiniz.

Sözcükler sadece bir iletişim aracı değil çok daha fazlasıdırlar; enerjileri, frekansları vardır ve doğru kelimeler, titreşimi yükseltmektedir. Bu noktada  “şükür” kelimesinin gücünden söz etmemek olmaz. “Şükür” kelimesinin, şükran duygusunun çok yüksek bir frekansa sahip olduğu çoğumuzca bilinir. Büyük üstat (Allah rahmet eylesin.) Doğan Cüceloğlu’nun da söylediği gibi: “Şükür duygusunun iki kaynağını unutmayalım: 1- Sahip olduklarımızın farkına varmak, 2- ve onların her an kaybolabileceğinin bilincinde olmak! Bilinçli şükür en güçlü ilaçtır!”

Bu blogda sizlerle iletişimde olduğum için şükürler olsun.

Kalınız sağlıcakla…

Yorum Gönder

41 Yorumlar
  1. Bilgilendirici bir yazı olmuş emeğinize sağlık

    YanıtlaSil
  2. Merhabalar.
    Kelimlerin gücü ile hazırlamış olduğunuz makaleyi büyük bir keyif alarak zevkle okudum ve çok da yararlı bir makale hazırladığınızı size söylemekle birlikte kaleminize ve yüreğinize sağlık ve mutluluklar dilerim.

    Bundan böyle negatif frekanslar üreten ve yine negatif çağrışım yapan sözcükleri seslere indüklemeyelim. Hep güzel şeyler söyleyip, güzel şeylerden bahsedelim. Daha doğrusu ağlamayalım. Ben de ağlamayı çok seven insanlardanım. Aslında hiç doğru bir şey olmadığı gibi iyi bir şey de değil. (Bu bir öz eleştiridir.)
    Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Beğenmenenize sevindim Recep Bey. Bütünün hayrına olsun inşallah. Çok teşekkürler samimi yorumunuz için. Selamlar 😊🤚

      Sil
  3. Ben genelde olumsuz ifadeler kullanan taraftayım sanırım. Çok güzel bir içerik olmuş, daha dikkat edeceğim artık. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Faydalı olmuşsa ne mutlu bana. Teşekkür ederim Duygucuğum. Sevgiler selamlar 😍🤚

      Sil
  4. Evet etrafın da olumsuz etkilerine maruz kaldığımız oluyor ne yazık ki. Teşekkür ederim ziyaret ve yorum için. Selamlar 😊🤚

    YanıtlaSil
  5. Hayatımızdan çıkarmamız gereken kelimeler listesi çok güzel, bunları bir liste yapıp cebimde taşımaya gayret edeceğim:) Tabi yerlerine kullanılacak kelimeler de bulak lazım:) Korktuğum şey başıma gelirin ters çaba olarak tanımlandığını bilmiyordum ve açıkçası hurafe olarak düşünürdüm.. Sadece "ama", "ve" bağlaçlarının birbirinin yerine kullanılması kulağımı çok tırmalıyor:) Kaleminize sağlık, çok faydalı, bilgilendirici bir yazı olmuş, saygılar:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bağlaçlar konusunda haklısınız Sezgin Bey. Anlamı tam karşılamıyor ve kulak tırmalıyor. En iyisi "ama" demeden makul ve olumlu cümleler kurmanın yollarını aramak. Çok teşekkürler. Selamlar 😊🤚

      Sil
  6. Ooo Yıldız harika bir çalışma. Cümleler içinde kelimeleri kullanış biçimimiz çok önemli. İster bir diyalog olsun, istersek kendimize bir mesajımız, kötümser bir yol tercih etmemeliyiz, katılıyorum. Biraz es vermek gerekiyor düşüncelerimizle ağzımızdan çıkanlar arasına :) Teşekkürler..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben teşekkür ederim bu güzel katkı için sevgili Momentos 🤗🤚

      Sil
  7. Çok güzel bir yazı olmuş, kaleminize sağlık 👍Sayfama beklerim😊
    https://guzellikbenimle.blogspot.com/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler Eda. Çok güzel bir blogun var. Hayırlı olsun :))

      Sil
  8. eveeet doğruuu, örneğin, yapmak istiyorum değil yapacağım, sınavı geçmek istiyorum değil, geçeceğim, gibi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gelecek zaman kipi ile konuştuğumuzda ileriye çok ileriye, bilinmezliğe erteleyebiliyormuşuz sevgili Deep. Şimdiki zaman diliyle istemek, hatta olmuş gibi hayal etmek, olduğu için teşekkür etmek, şükran duymak daha olumlu tesir ediyormuş. Dileklere duygu/his eklemek, süreci hızlandırıyormuş. Ben de kişisel gelişimcilerin yalancısıyım :))

      Sil
    2. o zaman, yaptım, yapıyorum demeli :)

      Sil
  9. Tam da söylediğin gibi İlkaycığım. Sevgilerimle :))

    YanıtlaSil
  10. Bu yazıyı okumuş olduğum için çok şanslıyım :)

    YanıtlaSil
  11. Harika bir yazı canım :)
    Kelimelerin gücüne ve tınısına çok inanırım ben,en nihayetinde günün sonunda konuştuğun şey oluyorsun..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekten de öyle Sevilciğim. Çokkkkk teşekkür ederim. İyi bir hafta olsun inşallah

      Sil
  12. Selamlar, okuyanı olumlu düşünmeye sevk eden bir paylaşım olmuş, bazı söylemlerden hakikaten uzak durmak lazım. Ve kullanmamam gerekenleri tespit anlamında bana faydası dokunacak yazınızın. Çok teşekkürler, iyi pazarlar diliyorum. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben teşekkür ederim. İyi haftalar dilerim 😊🤚

      Sil
  13. yıldııııız bayıldım bu posta :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim Esracığım 🙏😊🤚

      Sil
  14. Bıktım usandım, imkansız, asla affetmeyeceğim, hep aynı insanlar beni bulur o kadar çok ki gün içerisinde sohbet edip karşı taraftan dinlediğim kelimeler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ah ah, inşallah ne sarfedilsin ne de maruz kalınsın bu sözlere🙏🙏

      Sil
  15. güzel bir yazı olmuş bir çırpıda bitti

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim Ogün. İlk ziyaretin. Selamlar :))

      Sil
  16. Ne güzel bir konuya değinmişsin yine. Bende çok inanıyorum kelimelerin insanlar üzerindeki etkisine. Özellikle senin de dediğin gibi söylediklerimiz beden diliyle uyumlu olunca daha etkili oluyor. Emeğine sağlık Yıldızcım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben teşekkür ederim Nilciğim. Sevgi ve selamlarımla :))

      Sil
  17. Kelimeler sihirdir Yıldız, ne güzel bir paylaşım olmuş böyle; emeğinize sağlık.:)

    YanıtlaSil
  18. Ne kadar önemli detaylar. Ben unuturum sanırım aklımda tutamam 🙈

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Farkındalık arttıkça yerleşiyor Deryacığım 😍

      Sil
  19. İletişim zor zanaat:) Düşüncelerimizi kelimelere dökerken ne kadar dikkat edersek edelim, muhatabımızın ne kadar alacağına da bağlı değil mi? Bir de şükür kelimesi üzerinde düşünüyorum. Dini bakımdan malum anlamı bir yana şükür de bazı kapıları kapatıyor, bir nevi kanaatkâr olmayı ifade ediyor. Bu iyi bir şey mi yoksa yüksek hedeflerin önünde bir engel mi tartışılır:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet gerçekten de iletişim zor zanaat :))

      "Düşündüğünüz,
      Söylemek istediğiniz,
      Söylediğiniz,
      Karşınızdakinin duymak ıstediği,
      Duyduğu,
      Anlamak istediği,
      Anladığını sandığı,
      Anladığı arasında farklar vardır.
      Dolayısıyla insanların birbirini
      yanlış anlaması için en az dokuz ihtimal var." demiş Sylviane Herpin.

      Şükür kelimesinin sözlük anlamı TDK'ya göre;
      "- Tanrı'ya duyulan minneti dile getirme
      - Mutlu bir olay veya durumdan, yapılan bir iyilikten duyulan hoşnutluğu bildirme" olarak ifade edilmiş. Başka kaynaklarda, "karşılığını vermek, yapılan iyiliği dile getirmek ve sahibini övmek” şeklinde açıklanmış.

      Sanırım biz bu kelimeyi cümle içinde kullanırken; "Buna da şükür"; "Daima şükür"; "Şükür, bunu da bulamayanlar var"; "ŞÜkür ucuz atllattık" gibi kullanmaya ya da duymaya alıştık. O yüzden de kanaatkarlık duygusu biraz daha ön plana çıkıyor gibi. Teşekkür ederim değerli yorumlarınız için Mr. Kaplan :))

      Sil
  20. Evet haklısınız, kelimelerin gücüne ben de inanıyorum ve buna çok dikkat etmeye çalışıyorum ama bazen de aksini söyleyip isyanlarla rahatlayası geliyor insanın :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne diyeyim sen de haklısın😇🙃🙃🤗🤗🤚🤚

      Sil
Yorum Gönder
Üst